Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmeleri

Borçlar Kanunu’nda, bir taşınmazın, taraflar arasında anlaşılan şartlar çerçevesinde, ilerideki bir zamanda devredilmesine yönelik karşılıklı taahhüt içeren satış vaadi sözleşmesi yapılması öngörülmüştür.

Yasal düzenlemelere göre, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin geçerliliği, noterlikte resmi şekilde düzenlenmesi şartına bağlıdır. Sözleşmede; taşınmazın bilgileri, satış bedeli ve ne şekilde ödeneceği, devrin yapılacağı tarih bilgilerinin yer alması gerekmektedir.

Alıcının satış bedelini ödemesine rağmen, belirlenen tarihte satıcı tarafından taşınmazın devredilmemesi halinde, alıcının dava açarak taşınmazın tapusunun kendi adına tescilini talep etme hakkı bulunmaktadır.

Ancak satış vaadi sözleşmesinin yapılmasından devir tarihine kadar geçecek süreçte taşınmazın üçüncü kişilere devredilmiş olması halinde de yine taşınmazın tapusunun tescilini talep etme hakkının ileri sürülebilmesi için, sözleşmenin tapu siciline şerh edilmiş olması gerekmektedir. Tapudaki şerh, 5 yıl süreyle etkili olmaktadır.

Aksi takdirde ise, taşınmazın tapusunun tescilinin talep edilmesi mümkün olmayıp; alıcının, satıcıdan, ödediği bedelin faiziyle birlikte geri verilmesini veya taşınmazın değerinin ödenmesini talep etme hakkı bulunmaktadır. Bu nedenle, sözleşmenin tapu siciline şerh edilmesi, alıcının haklarının korunması yönünden önem arz etmektedir.

Resmi şekil şartına uyulmadan yapılan adi yazılı sözleşmeler geçerli kabul edilmemekte ve tarafları bağlamamakta olup, bu durumda sadece tarafların karşılıklı olarak verdiklerini geri isteme hakkı bulunmaktadır.

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da ise, yasal şartlar tüketiciler lehine esnetilmiş olup; yasal düzenlemeye göre, ön ödemeli veya taksitli satış sözleşmelerinin noterlikte resmi şekilde yapılmamış olması halinde, satıcının bu durumu sözleşmenin geçersizliği sebebi olarak ileri sürmesi mümkün olmamakta ve alıcı taşınmazın tapusunun kendi adına tescil edilmesini talep edebilmektedir. Ayrıca, tüketicilere; sözleşme tarihinden itibaren 14 gün içerisinde hiçbir sebep gösterme zorunluluğu olmadan ve cezai şart da uygulanmadan cayma hakkı tanınmıştır. Tüketicilerin, yine sözleşme tarihinden itibaren 24 ay süreyle sözleşmeden dönme hakkı da bulunmakta olup, bu durumda ise belirli oranlarda tazminat ödeme yükümlülüğü doğmaktadır.

Taşınmaz satış vaadi sözleşmesindeki hakların kullanılabilmesi için 10 yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüş olup, bu sürenin geçirilmesi halinde hak kaybı yaşanması ihtimali olduğundan, dikkat edilmesi gerekmektedir.

Bu hususta veya başkaca hukuki konularda danışmanlık ve avukatlık hizmeti için, büromuzla irtibata geçebilirsiniz.

UYARI!

İnternet sitemizde yer alan makale ve bilgilendirme yazıları, hazırlandıkları tarihteki güncel mevzuat ve hukuk kurallarına göre düzenlenmiş olup; zaman içerisinde değişim göstermesi mümkün olduğundan, ilerleyen zamanlarda herhangi bir konu ile hukuki bilgi ihtiyacında, doğrudan büromuzla irtibata geçerek güncel bilgi ve profesyonel destek alınması faydalı olacaktır.

İnternet sitemizde yer alan makale ve bilgilendirme yazılarının, mesleki dayanışma kapsamında meslektaşlarımız tarafından yapılan araştırma ve çalışmalarda kullanılması ve yararlanılması mümkün olup; internet sitesi, sosyal medya, yazılı ve görsel basın ve benzeri platformlarda ise yazılı izin alınmaksızın ve açıkça kaynak gösterilmeksizin kullanılması yasaktır.

İnternet sitemizdeki tüm içeriklerin telif hakları büromuza aittir.